Produktbeschreibung
Bu ülke, 1914 Agustosunda bir mukadderat anina varmis olarak, kacinamayacagi bir ölüm kalim mücadelesine cagrilmisti. Türkiye, Avrupa tarihindeki bu en sekillendirici ve büyük mücadelenin alti ana muharip taraflarindan biri olmakla kalmamis, savasin sonuclarina da cok önemli bir etki icra etmistir. O noktaya nasil ve nerelerden geldigimizi unutup da, bugün icin anlamli bir konusma yapamayiz. Gecmisin ve göcüp gitmis o nesillerin acilarini hissedemez, icinden cikamadiklari ikilemlerini de anlayamayiz. Bütün bu dönemi özensiz ve bilgiden yoksun sekilde ele almaya hakkimiz yok. Mesele, tarihimizdeki bu en kritik dönemi kendi sartlari ve bütünselligi icinde kavrayabilmektir. Acilar arasinda bir hiyerarsi de yaratilamaz, hatiralara saygisizlik da... Cözülüp yok olmakta olan bir ülkede meydana gelen insanlik trajedilerinin vebalini tek yöne dogru atmak, dahasi, bu acilari güclerinin dorugundaki Avrupalilarin kendi serbest iradeleriyle yol actiklari büyük insan trajediler ve Holokostla ayni düzleme oturtmak ve tek tarafli cereyan etmis gibi göstermek, -ki bu meselenin insan özüne dogru yol alinmasini engellemekte- eski bir siyasi mücadeleyi bilincli sekilde modern zamanlara tasimaktadir. Bu yüzden de iyi niyetli ve ne olup bittigini gercekten anlama gayreti icinde olan bir tarih münakasasiyla karsi karsiya degiliz. Yeni nesiller, yeryüzünün baglanti noktalarindan koptugu bu zaman diliminin icerdigi anlami, basit ve yüzeysel zorlamalarin dayattigi dar cerceveler icinden degil, derinlerde yakalamaktan yana olacaklardir.