Produktbeschreibung
Madem kagit harita üzerinde ayri düstük, düsürüldük; yeniden kagit kitap üzerinde birlesebiliriz, birlesmeliyiz. Daha acik söylersek, Türkiye ile Balkan ülkeleri arasindaki, ikili iliskilerin kültür sanat, edebiyat ve fikriyat zeminine oturtulmasi ivedi ve elzemdir. Aramizdaki yakinlasmayi ve kaynasmayi saglayacak olan, siyasetcilerden ziyade, edebiyatcilardir, münevverlerdir, sanatcilardir. Gönlümüzü ancak onlar yapabilir, yakinlastirabilir. Surasi kesin Para biter, insan ölür, devlet yikilir. Söz ucar, yazi kalir. Kalici olan kagittir, kitaptir, eserdir. Edebiyat ve fikriyat, birbirimizi dinlemek ve anlamak adina, tutunacak güvenli bir dal ve basilacak saglam bir zemindir. Bu noktada bircok imkana sahibiz. Ne var ki, yillardir, isin edebiyatini yapmaktan, edebiyatin isini yapmayi unuttuk. Hem dedelerimizin, hem de diger Balkan halklarinin siirlerinden, hikayelerinden, masallarindan ve destanlarindan bihaber olduk. Birbirimizin halini, hatirini sormak icin bile Batililarin dillerini kullanir olduk. Birbirimizi bilmeden ve dinlemeden; anlasamayiz ve istedigimiz yere varamayiz. Bunu söylerken sunu da hatirlatmamiz icap ediyor Ücüncü bir dil üzerinden konusursak, birbirimizi dinlesek bile, anlasamayiz. Belki, hareket noktamizdan, baska bir noktaya gidebiliriz. Fakat geldigimiz yer, varmak istedigimiz noktadan, cok farkli olabilir. Ayhan Demir, kayip cografyamiz Balkanlar ile gündelik siyasetin ve her an degisebilir konjonktürlerin cok ötesinde baglar kuruyor. Balkan Defteri, uzun yillar kapali kalan ve neyi kaybettigimizi ancak hatirlamaya basladigimiz bir büyük hafiza sandiginin kapagini aciyor.