Produktbeschreibung
Osmanli Imparatorlugunun son yüzyili, kendi tarihsel, toplumsal ve siyasal dinamikleriyle Bati dünyasinin toplumsal, siyasal ve edebi modernliginin etkilesimiyle bicimlenen benzersiz bir dönemdi. Bu dönemde, Osmanli tebaasi farkli milletler kah kendi dillerinde, kah farkli alfabelerle ama Türkce olarak, yeni edebi türlerde eserler vermeye basladi bir baska deyisle yeni edebiyatlar olusturdular. Yine bu dönemde Osmanli Imparatorlugundan koparak kurulan ulus devletler, söz konusu edebiyatlardan kendi dillerine ait olanlari, modern ulusal edebiyatlarinin tamamen kendine özgü baslangiclari olarak kabul ettiler. Bu bakis, ayni ortamda dogarak gelismis edebiyatlarin bütünlügünün ve dinamizminin göz ardi edilmesine yol acti. Örnegin Türkiyede, Tanzimat edebiyati deyince, sadece Osmanli Türkcesinin Arap harfleriyle yazilmis örneklerinden olusan bir külliyatin hatirlandigi degil baska dillerin, Karamanlica ya da Ermeni Harfli Türkce örneklerin bile bu edebiyatin bir parcasi olarak görülmedigi bir tür ulusal edebiyat anlayisi hakim oldu. Benzer anlayislar Osmanli topraklari üzerinde kurulmus diger ülkelerde de benimsendi. Bunun sonucu olarak dönemin edebi ortamindaki ortak yapilar göz ardi edildi ve Osmanli dönemindeki bu edebiyatlarin bir bütün olarak algilanmasi imkaninin önü tikandi. Bu eser, Tanzimat dönemi edebiyatlarini dilsel ve edebi alisverislerle zenginlesmis ve cesitlenmis bir bütün olarak ele alan yaklasima bir katki olarak, cagimizin edebiyat elestirmenlerinin ve tarihcilerinin calismalarindan derlendi. Iki kusaktan 15 yazarin 16 makalesini iceren bu derlemede Osmanli Istanbulunda ikamet eden topluluklarda ve dillerde modern edebi kültürlerin olusumu, ilk defa yan yana vekarsilastirmali bir perspektifle mercek altina aliniyor.